Ev almayı bir kenara bırakın, öbür bir kiralık konuta geçmek bile günümüz şartlarında hayli sıkıntı. Öğrendik ki bir konutun kaç odasının olduğundansa; ne kadar sağlam olduğu, nasıl bir yere, hangi gereçlerle yapıldığı çok daha kıymetli.
Üstelik meskeninizde olmasını istediğiniz her kriter, ekstra maliyet manasına geliyor. “Ebeveyn banyosu olmazsa olmaz”, “Bir tane de konuk odası olsun” diye düşünürken de kendinizi koca bir borcun altında buluyorsunuz. Gerçekten paramızın yetmediği, deprem yönetmeliğine uygun yapılmış ve hatta “lüks” olarak nitelendirdiğimiz konutlar bile sarsıntıda yıkılabiliyor.
Ev ilanlarına şöyle bir bakalım…
Bina yaşı düşük olacak formda sıraladığımızda maalesef 2 milyon TL aşağısında pek fazla ilan görmüyoruz.
Bina yaşını yükselttiğimizde ise yeniden fiyatlar cep yakıyor. Lakin bu sefer daha uygun fiyatlı konutlarla de karşılaşıyoruz.
Durum böyleyken de maalesef birçok insan sarsıntı yönetmeliğine uygun olmayan konutları tercih ediyor. Peki bu türlü bir konut aldığımızda ne yapabiliriz?
Böyle olmasının elbette pek çok sebebi var. Şimdilerde yaygın olarak neredeyse her meskende gördüğümüz pek çok teknoloji eski meskenlerde bulunmayabiliyor. Üstelik sarsıntı yönetmeliğine uygun olmaması, tesisatının eski olması ve daha pek çok durum alıcısının az olmasına sebep oluyor.
Eğer paranız eski sayılabilecek bu meskenlere yetiyorsa; müteahhit firmasına ulaşıp bina ile ilgili raporları talep edebilirsiniz. Kiracısı olduğunuz yahut olmak istediğiniz mesken için de bina raporlarını isteyebilirsiniz. Tıpkı biçimde daha evvel yapılan bir sarsıntı testi olup olmadığına ve yer etüdüne de bakabilirsiniz.
Dışarıdan bakarak binada hasar olup olmadığını anlayabilir miyiz?
Bu, her vakit mümkün değil zira binanın temelinde, demirlerinde yahut görünmeyen rastgele bir yerinde hasar olabilir. Lakin yeniden de dikkat edebileceğiniz birtakım kriterler mevcut.
Evin yer yahut bodrum katında kolonlarda derin çatlak, tahribat veya kolonların kesilmiş olması üzere durumlar dışarıdan bakıldığında da görülebilir. Lakin denetim etmek hedefiyle çekiç üzere aletlerle binanıza rastgele bir müdahalede bulunmanız durumunda binanıza daha büyük hasarlar verebilirsiniz. Çünkü her çatlak, binanın sağlamlığını etkilemez. Bu sebeple rastgele bir müdahalede bulunmadan evvel profesyonel bir dayanak almanızı öneririz.
Diyelim ki bir ev aldınız ve sarsıntıya güçlü olmadığını öğrendiniz…
Binanızın sağlamlığına da tekrar inşaat mühendisi yahut bu alanda uzmanlaşmış şahıslar tarafından bakılması gerekiyor. Yapılan testlerde binanızın zelzeleye sağlam çıkmaması durumunda ise adli yollara başvurabiliyorsunuz.
Gayrimenkul uzmanından aldığımız bilgiye nazaran; müteahhit, yaptığı binadan en az 5 yıl sorumludur. Dayanıklılığıyla ilgili bir durumla karşılaşırsanız ise rastgele bir vakit aşımı olmaksızın kat malikleri müteahhite dava açabilir.
Binanızın sarsıntıya güçlü olup olmadığını nasıl denetim edebileceğinizle ilgili ayrıntılı bilgi için:
Elbette diliyoruz ki bir daha bu türlü bir felaketle karşılaşmayız. Fakat zelzele hayatımızın bir gerçeği ve buna nazaran yaşamamız gerekiyor. Yazımızın başında da dediğimiz üzere maalesef mesken almak büyük bir birikim gerektiriyor. Bu kadar büyük meblağlar ödedikten sonra da haliyle hepimiz “güvende” olduğumuzdan emin olmak istiyoruz.
Bu sebeple yönetmeliğe uygun olsun yahut olmasın bir mesken almadan yahut kiraya çıkmadan önce kesinlikle altınızdan geçen fay sınırına kadar binanızın tüm rapor ve testlerine bakmanızı öneriyoruz. Çünkü yaşadığımız son olaylar gösterdi ki; yönetmeliğe uygun olan da olmayan da yıkılabiliyor.
